
2 Eki 2024
Post by halil ibrahim yükçü
gittin
gidilmeyecek değildi yollar
bilemedim
neden gitmekliğiyle meşhurdur insanlar
kalmaklığın esaretiyle imtihan olan bir ben miyim?
ayaklarımı zapt eden bir dertte miyim?
gidişin kapılar aralıyor
gönlüme çıkıyor yollar
inilmez derinliklerde kayboluyorum
içimde bir parça tutuşuyor
yarım yamalak aydınlanıyorum, sonra kararıyorum
başına bulutlar mı bağladın?
bu griliğe mana veremiyorum
en çok da kendime kızıyorum
nerede bulacağımı bilmediğim aydınlıktan sebep
seni suçluyorum
gidiyorsun
günahımla kalıyorum
ardında baharı yeşerttiğin yolları göremiyorum
karanlık bir kuytuda
göğsümün köşesine sığınmış
yollarından geçmiş kuşları bekliyorum
1 Yorum