Logo
esaret
2 Eki 2024

esaret

Post by halil ibrahim yükçü

gittin

gidilmeyecek değildi yollar

bilemedim

neden gitmekliğiyle meşhurdur insanlar

kalmaklığın esaretiyle imtihan olan bir ben miyim?

ayaklarımı zapt eden bir dertte miyim?

gidişin kapılar aralıyor

gönlüme çıkıyor yollar

inilmez derinliklerde kayboluyorum

içimde bir parça tutuşuyor

yarım yamalak aydınlanıyorum, sonra kararıyorum

başına bulutlar mı bağladın?

bu griliğe mana veremiyorum

en çok da kendime kızıyorum

nerede bulacağımı bilmediğim aydınlıktan sebep

seni suçluyorum

gidiyorsun

günahımla kalıyorum

ardında baharı yeşerttiğin yolları göremiyorum

karanlık bir kuytuda

göğsümün köşesine sığınmış

yollarından geçmiş kuşları bekliyorum

Bir dönem kendimi ''tekkesimiskin'' olarak tanımlamıştım. ''Benim tekkem gönlümdü ve gönlüm de miskindi''. ''Virane diyemedim de gönlüme miskin dedim, gönlümü enkazında gizledim''. diye de eklemiştim. Şimdiyse melhufvari geziyorum dünyada. Biraz müteferriç, az da olsa mütefekkir...

1 Yorum

Leave a Comment